SU GİBİ

Anadolu’nun en eski dili olan kilim dokuma tekniğini çağdaş bir yorumla plastik sanatlara uyarlayan Fırat Neziroğlu, geleneksel bir formu kendine özgü tekniğiyle dönüştürerek çağdaş sanatta yeni bir dil oluşturuyor. Bu alanda ilk kez kullanılan misina malzemesi ile klasik dokuma resim geleneğine farklı bir bakış açısı kazandıran sanatçı, bu son serisinde dansçılar ve ritmik jimnastik sporcularının yaşamlarından kesitler sunuyor. Neziroğlu, su gibi akan figürlerin gerçekte insan bedeninin sınırlarını zorlayan azim, irade ve yoğun çalışmayı gerektirdiğini adeta attığı her ilmikte izleyiciye hatırlatıyor. Sanatçı, izleyicinin gözleri önünden geçip giden bu seri artistik hareketlerdeki güç, hüzün ve mutluluk anlarını misinanın üzerinde akan el işi dokumalarında sabitliyor.

………………………………………………………………………………

Fırat Neziroğlu reformulates one of the oldest forms of Anatolian tradition, weaving, into plastic arts through a contemporary interpretation. The artist creates a new language in contemporary art by applying his specific technique on a traditional form. The artist contributes to the weaving tradition as we know it by using fishing line that has never been used in this area before. In this series of works, Neziroğlu offers a look into the lives of professional dancers and rhythmic gymnasts and reminds us that the movements of the gymnasts seemingly easily performed like water flowing in a stream, in fact require a great amount of determination, hard work and discipline.

While emphasizing the hard work of these performers in every knot he weaves, the artist also captures the moments of strength, joy and pain on the weavings flowing through the lines.

Salı – Cuma 11.00 – 19.00
Cumartesi 11.00 – 19.00